Gebelik kayıpları, çocuk sahibi olmak isteyen çiftlerde ve çevrelerinde hem fiziksel hem de psikolojik olarak yıpranmaya yol açarken, bu gebelik kayıplarının tekrarlanması durumu daha ağır bir hale getirebiliyor. Tekrarlayan gebelik kayıpları birçok nedene bağlı olarak karşımıza çıkabilir. Böyle bir çift özelinde bu kayıpların olası nedenlerinin ortaya koyulması ve değerlendirilmesi, bir kez daha gebelik kaybı ile karşılaşılmaması adına oldukça önemlidir. Bugün hali hazırda birçok çift için gebelik kayıplarının nedeni henüz tanımlanabilmiş değildir. Bu sorun nedeniyle çok sayıda başvuru alan bir klinik olarak birçok süreci gözden geçiriyoruz.
Bu nedenlerden biri olarak açıklanamayan grupta son yıllarda özellikle immün sistem üzerine yoğunlaşmış durumdayız. Özellikle elde edilen gebeliklerde, bebeğin rahim içerisine yerleşmesi sürecindeki immün sistem üzerine direkt etkili bireyselleştirilmiş tedaviler ile başarılı sonuçlar almaktayız.
Açıklanamayan tekrarlayan düşük nedenleri
20 haftanın altında iki veya daha fazla gebelik kaybı varlığı, tekrarlayan gebelik kayıpları olarak tanımlanmaktadır. Yapılan çalışmalarda bu olgularda altta yatan nedenler arasında genetik sorunların, rahim ilişkili patolojilerin, tiroid ve diyabet gibi endokrin organ hastalıklarının, pıhtılaşma bozukluklarının ve sigara gibi toksik maddelerin tüketilmesinin düşüklere neden olabileceği belirlenmiştir. Ancak bu bahsedilen nedenler tüm tekrarlayan gebelik kayıpları olgularının yalnızca yarısına yakınını oluşturmaktadır.
Özellikle son yıllarda moleküler ve genetik düzeyde yapılan araştırmalar sonrasında, çiftlerdeki immünolojik yapının yani bağışıklık sisteminin tekrarlayan düşüklerin altında yatan temel nedenlerden biri olabileceği ve özellikle nedeni belirlenemeyen kayıplar varlığında ‘immün sistemin’ kilit rol oynayabileceği belirlenmiştir. Bu oldukça yeni konseptin tanımlanmasındaki en önemli neden, çiftlerde elde edilen gebeliğin anne rahmi içerisinde kendisini hem savunma sistemlerinden koruyacak, hem de beslenmesini ve büyümesini sağlayacak bir bariyer sistem oluşturduğunu gösteren moleküler düzeydeki çalışmalardır. Bu gibi genetik çalışmalar neticesinde özellikle annenin hem sistemik hem de rahim düzeyindeki immün cevabının gebeliklerin sürdürülmesinde oldukça önemli olduğu ve bu konu üzerine tedavi planları üretilmesinin gebelik sonuçlarını olumlu yönde etkileyeceği düşünülmektedir.
Kişiselleştirilmiş tedavi
Uzun yıllardır tekrarlayan gebelik kayıpları için nedeni bulmak yerine standart tedaviler ile sonuç alınması yoluna gidilmekteydi ve buna bağlı olarak bu olgularda daha düşük başarılı sonuçlar elde edilmekteydi. Ancak klinik araştırmalar sonrası edinilen tecrübe ile birlikte ‘kişiselleştirilmiş’ tedaviler yardımıyla çok daha iyi sonuçlar alındığı gözlenmiştir.
Özellikle tekrarlayan gebelik kayıpları için çeşitli araştırmaların yapıldığı ve sonuçların bulunamadığı durumlarda sıklıkla tercih ettiğimiz rahim iç dokusu ve mikro çevresi düzeyinde tanımlanan immün sistem belirteçlerinin düzeylerindeki değişimler ve farklılıklar incelenerek kadınlarda ‘İmmün profilleme’ yapılmakta ve buna bağlı olarak immün sistem üzerine direkt etkili bireyselleştirilmiş tedaviler ile başarılı sonuçlar alın-maktadır.
Her anne ve çift özelinde bu sistemin farklı yanıtları ve düzeyi olması sebebiyle de çiftlere özel olacak şekilde immün yanıtın belirlenmesi ve buna uygun bir tedavi sonrası gebelik elde edilmesi planı çok daha akılcı ve faydalı olacağı görülmüştür. Buradaki en önemli noktalardan biri bahsettiğimiz immün profilin oluşturulması sonrasında bazı çiftlere gebelik öncesinde tedavi başlanırken, bazı olgularda ise elde edilen gebelik sonrası da devam edecek şekilde farklı ajanların yardımıyla tedavi planlanmaktadır.
Tekrarlayan gebelik kayıpları programı
Üreme tıbbı ve genetik konusunda uzmanlaşmış he-kimlerin önderliğinde Koru Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniği’nde tekrarlayan gebelik kayıplarına yönelik bireyselleştirilmiş tanı ve tedavi programı uygulanmaktadır. Endokrinoloji ve biyokimya hekimleri, psikologlar ve beslenme uzmanları gibi farklı branşlardan deneyimli bir kadronun da tanı ve tedavi planında etkin rol almaları ile oldukça başarılı sonuçlar alınmaktadır. Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniğimizde “Tekrarlayan Gebelik Kayıpları Programı” oluşturulmuştur.
Tekrarlayan gebelik kayıplarında psikolojik destek önemli
Tekrarlayan gebelik programını benzersiz da benzer-siz yapan özellik de kadınları ve çiftleri yüzleştikleri bu kayıplar ile ilişkili psikolojik ve duygusal stresi anla-maktan geçmektedir. Tanı yöntemlerinde sahip olduğumuz ileri teknoloji ve moleküler düzeydeki alternatif yöntemler bizi daha teknolojik ve etkili ‘kişiselleştirilmiş’ tedavi planları oluşturmakta ve multidisipliner yaklaşım ile yüz güldürücü gebelik sonuçları elde etmekte her geçen gün daha da başarılı sonuçlar almaktayız. Bu önemli sorun da çözüme ulaştığımız her aile için aldığımız bu başarılı ve olumlu sonuçlardan ailelerinin mutluluğunu paylaşıyoruz.