Kansızlık (anemi), vücutta yeterli miktarda sağlıklı kırmızı kan hücrelerinin bulunmaması durumudur. Kırmızı kan hücreleri, vücudun her köşesine oksijen taşırken, aynı zamanda atık ürün olan karbondioksiti akciğerlere geri taşırlar. Oksijen, vücudun normal fonksiyonları için hayati öneme sahiptir. Kırmızı kan hücrelerinin azalması veya normalden düşük oksijen taşıma kapasitesi, anemiye yol açar. Bu nedenle, sağlıklı bir vücut fonksiyonu için yeterli kırmızı kan hücrelerine ihtiyaç vardır. Kansızlık çeşitli nedenlerle meydana gelebilir.
Kansızlık Neden Olur?
Kansızlığın (anemi) farklı nedenleri olabilir. Bu nedenler, genellikle aneminin altta yatan temel problemine göre sınıflandırılır. İşte yaygın anemi nedenlerinden bazıları:
• Demir Eksikliği Anemisi: En yaygın anemi türlerinden biridir. Vücut, yeterli miktarda demir alamadığında veya demir kaybı yaşandığında ortaya çıkar. Demir, kırmızı kan hücrelerinin yapısında bulunan ve oksijen taşınmasına yardımcı olan bir mineraldir. Demir eksikliği anemisi genellikle yetersiz beslenme, kan kaybı (örneğin, aşırı adet kanaması, mide ülseri veya bağırsak hastalıkları gibi durumlar) veya hamilelik gibi durumlar sonucu meydana gelebilir.
• B12 Vitamini Eksikliği Anemisi: B12 vitamini, kırmızı kan hücrelerinin normal üretimi için gereklidir. Bu vitamin, besinler yoluyla alınır ve mide tarafından üretilen bir madde olan intrinsik faktör ile emilir. B12 vitamini eksikliği anemisi, genellikle mide veya bağırsak sorunları nedeniyle bu vitamini emme yeteneğinde sorun yaşandığında ortaya çıkar. Ayrıca, bazı vejetaryen veya vegan beslenme düzenlerinde de B12 vitamini eksikliği görülebilir.
• Folik Asit Eksikliği Anemisi: Folik asit, DNA sentezi ve hücre bölünmesi gibi önemli işlevlerde rol oynar. Folik asit eksikliği anemisi, yetersiz folik asit alımı veya emilimi sonucu meydana gelebilir. Hamilelik dönemi, hızlı hücre bölünmesinin gerektiği dönemlerde folik asit ihtiyacını artırır.
• Hemolitik Anemiler: Bu tür anemilerde, kırmızı kan hücreleri normalden daha hızlı bir şekilde yıkılır. Genetik faktörler, otoimmün hastalıklar (bağışıklık sistemi hücrelerinin vücut kendi dokularına saldırdığı durumlar), bazı enfeksiyonlar veya toksin maruziyeti gibi nedenler bu tür anemilere yol açabilir.
• Kronik Hastalıklar: Bazı kronik hastalıklar, vücuttaki iltihap düzeyini artırarak ve kemik iliği fonksiyonunu etkileyerek anemiye neden olabilir.
• Kemoterapi ve Radyoterapi: Kanser tedavisi için kullanılan kemoterapi veya radyoterapi, hızla bölünen hücreleri etkileyerek kemik iliği üretimini azaltabilir ve anemiye yol açabilir.
• Genetik Anemiler: Doğuştan gelen genetik faktörler, kırmızı kan hücrelerinin normalden farklı şekillerde üretilmesine veya işlev görmesine neden olabilir. Örnekler arasında orak hücreli anemi ve beta talasemi bulunur.
Kansızlık Belirtileri Nelerdir?
Kansızlık (anemi), vücuttaki kırmızı kan hücrelerinin sayısının veya işlevinin azalması sonucu ortaya çıkar. Anemi belirtileri, aneminin şiddetine, altta yatan nedenine ve kişinin genel sağlık durumuna bağlı olarak değişebilir. Ancak genel olarak aşağıdaki belirtiler kansızlık durumunda sıkça görülen semptomlardır:
• Halsizlik ve Yorgunluk: Vücudun yeterince oksijen taşıyamaması nedeniyle halsizlik, enerji eksikliği ve sürekli yorgunluk hissi ortaya çıkabilir.
• Solgun Cilt: Kırmızı kan hücreleri, cilt rengini sağlayan hemoglobini taşırlar. Kansızlık durumunda cilt soluk veya solgun görünebilir.
• Nefes Darlığı: Vücuttaki oksijen seviyesinin düşmesi nedeniyle fiziksel aktivite sırasında veya dinlenirken nefes darlığı hissedebilirsiniz.
• Hızlı Kalp Atışı: Vücut, oksijen seviyesini artırmak için kalp atışlarını hızlandırabilir. Bu nedenle anemisi olan kişilerde hızlı veya düzensiz kalp atışları olabilir.
• Baş Dönmesi ve Sersemlik: Beyne yeterli oksijen gitmediğinde baş dönmesi, sersemlik veya odaklanma güçlüğü yaşanabilir.
• Baş Ağrısı: Oksijen eksikliği nedeniyle baş ağrıları ortaya çıkabilir.
• Soğuk Eller ve Ayaklar: Kansızlık nedeniyle vücutta dolaşan kan miktarı azalabilir, bu da eller ve ayaklar gibi uzak bölgelerde soğuma hissine yol açabilir.
• Konsantrasyon Güçlüğü: Yetersiz oksijen, beyin fonksiyonlarını olumsuz etkileyebilir ve konsantrasyon güçlüğü, unutkanlık gibi sorunlara neden olabilir.
• Başta Uyuşma ve Karıncalanma: Bazı anemi türleri sinir sistemini etkileyebilir ve vücudun farklı bölgelerinde uyuşma, karıncalanma veya hissizlik hissi oluşabilir.
• Ağız Köşelerinde Çatlamalar: B12 vitamini eksikliği anemisi, ağız köşelerinde çatlaklar veya yaralar gibi ağız problemlerine yol açabilir.
• Ağızda Tat Değişiklikleri: Anemi nedeniyle dilde tat değişiklikleri veya tuhaf bir metalik tat hissedebilirsiniz.
Kansızlığa Ne İyi Gelir?
Kansızlık (anemi) tedavisi, altta yatan nedenlere ve aneminin şiddetine göre değişebilir. Tedavi, genellikle vücudu yeniden sağlıklı bir şekilde oksijen taşıma kapasitesine kavuşturmayı amaçlar. İşte kansızlığın tedavisi için yaygın olarak kullanılan yöntemler:
• Beslenme Değişiklikleri: Demir eksikliği anemisi gibi durumlarda, demir açısından zengin besinler tüketmek önemlidir. Kırmızı et, tavuk, balık, baklagiller, koyu yeşil yapraklı sebzeler, kuruyemişler ve kuru meyveler demir açısından zengin kaynaklardır. B12 vitamini eksikliği anemisi için hayvansal ürünler veya B12 vitamini takviyeleri önerilebilir.
• Demir veya Vitamin Takviyeleri: Demir eksikliği veya vitamin eksikliği durumunda, doktorunuz tarafından reçete edilen demir veya vitamin takviyeleri kullanmanız gerekebilir. Ancak takviyeleri kullanmadan önce mutlaka bir sağlık profesyoneli ile görüşmelisiniz.
• Folik Asit Takviyeleri: Folik asit eksikliği anemisi durumunda, folik asit takviyeleri önerilebilir. Bu özellikle hamilelik döneminde önemlidir.
• Altta Yatan Sorunun Tedavisi: Kansızlığın altında yatan nedeni tedavi etmek, kansızlığın düzelmesine yardımcı olabilir. Örneğin, mide veya bağırsak sorunları nedeniyle B12 vitamini emiliminde sorun yaşıyorsanız, öncelikle bu sorunların tedavi edilmesi gereklir.
• Kronik Hastalıkların Yönetimi: Eğer kansızlık, kronik bir hastalığın bir sonucuysa, bu hastalığın yönetimi kansızlık semptomlarını hafifletebilir. Örneğin, romatoid artrit gibi bir kronik iltihaplı hastalık varsa, bu hastalığın tedavisi kansızlık semptomlarını azaltabilir.
• Kan Transfüzyonu: Kansızlık şiddetliyse veya hızla düzelmek gerekiyorsa, kan transfüzyonu gerekebilir. Bu işlemde sağlıklı bir kişinin kanı kansız olan kişiye verilir.
Kansızlığa İyi Gelen Yiyecekler Hangileridir?
Kansızlık durumunda, vücudun ihtiyaç duyduğu besin maddelerini almak önemlidir. İşte kansızlığa iyi gelen bazı besinler ve içerdikleri besin maddeleri:
Demir Açısından Zengin Besinler
• Özellikle dana eti, ciğeri, gibi kırmızı etlerde,
• Tavuk ve hindi beyaz et olarak bilinir, ancak hala iyi bir demir kaynağıdır. Özellikle bacak ve göğüs etlerinde demir bulunur.
• Özellikle istiridye, karides, ton balığı gibi deniz ürünleri,
• Mercimek, nohut, fasulye gibi baklagiller,
• Tofu, soya fasulyesinden yapılan bir vegan ve vejetaryen alternatiftir. Hem demir hem de protein içerir.
• Ispanak, pazı, marul gibi yeşil sebzeler,
• Fındık, ceviz, badem, yer fıstığı gibi kuruyemişler,
• Kuru kayısı, kuru üzüm gibi kuru meyvelerde demir vardır.
B12 Vitamini Açısından Zengin Besinler
Et Ürünleri Ürünleri
• Karaciğer, böbrek ve kalp gibi iç organlar,
• Özellikle sığır eti, dana eti ve kuzu eti, gibi kırmızı etlerde,
• Somon, ton balığı, sardalya, alabalık ve uskumru gibi yağlı balıklarda,
• Tavuk ve hindi gibi beyaz etlerde, B12 vitamini bulunur.
Süt ve Süt Ürünleri
• Süt, yoğurt ve peynir gibi süt ürünleri,
• Yumurta sarısı,
• Özellikle midye, istiridye ve karides,
• Bazı markaların zenginleştirilmiş süt alternatifleri (örneğin, badem sütü, soya sütü veya hindistancevizi sütü) B12 vitamini içerebilir.
Unutmayın ki B12 vitamini yalnızca hayvansal kaynaklarda doğal olarak bulunur.
Folik Asit Açısından Zengin Besinler
• Yapraklı yeşil sebzeler, özellikle ıspanak, lahana, pazı, kara lahana, brokoli ve marul,
• Portakal, greyfurt gibi narenciyeler,
• Çilek, böğürtlen, ahududu ve yaban mersini gibi koyu renkli meyveler,
• Nohut, mercimek, kırmızı ve siyah fasulye, bezelye ve soya fasulyesi gibi kuru baklagiller,
• Avokado ve asma yaprağı, folik asit içerir.
C Vitamini Açısından Zengin Besinler
• Narenciye meyveleri, özellikle portakal, mandalina, limon ve greyfurt C vitamini içerir.
• Kırmızı ve Yeşil biberler, özellikle çiğ olarak tüketildiğinde C vitamini açısından son derece zenginlerdir
• Guava, çok yüksek bir C vitamini içeriğine sahiptir. Ayrıca lif ve diğer besin maddeleri açısından da zengindir.
• Kuşburnu, C vitamini bakımından zengin bir bitki kökenli besindir. Genellikle çay veya reçel olarak tüketilir.
• Çilek, Ananas, Mango, Kiraz, Papaya
• Ispanak, kara lahana, pazı ve brokoli gibi yeşil yapraklı sebzeler, C vitamini içeren sağlıklı seçeneklerdir.
B6 Vitamini Açısından Zengin Besinler
• Tavuk ve hindi göğsü,
• Balık (örneğin, somon, ton balığı ve sardalya), karides ve midye gibi deniz ürünleri,
• Özellikle dana eti, sığır eti ve kuzu eti,
• Yumurta sarısı,
• Nohut, mercimek, fasulye ve bezelye gibi kuru baklagiller,
• Muz,
• Patates,
• Fındık, fıstık, ceviz, ayçiçeği tohumları ve kabak çekirdeği gibi kuruyemişler ve tohumlar,
• Avokado,
• Ispanak, pazı, brokoli ve kara lahana gibi yeşil yapraklı sebzeler,
• Taze mısır ve mısır ürünleri,
• Ve havuç, B6 vitaminini içeren besinlerdir.
Bakır Açısından Zengin Besinler
• Nohut, mercimek, siyah fasulye ve kırmızı fasulye gibi kuru baklagiller,
• Badem, ceviz ve fındık gibi kuruyemişler,
• Kakao tozu ve bitter çikolata,
• İstiridye, sardalya ve karides gibi deniz ürünleri,
• Ayçiçeği tohumları, kabak çekirdeği ve susam tohumları,
• Tam tahıllar, özellikle kepekli buğday,
• Karaciğer, Kuzu ve dana eti, bakır içeren et türlerindendir.
E Vitamini Açısından Zengin Besinler
• Buğday tohumu yağı, ayçiçeği yağı, fındık yağı, ve zeytinyağı gibi bitkisel yağlar,
• Ayçiçeği tohumları, buğday tohumları, fındık ve badem gibi tohumlar,
• Fındık, ceviz ve fıstık,
• Ispanak, pazı, kara lahana ve brokoli gibi yeşil yapraklı sebzeler,
• Somon, alabalık, sardalya ve morina gibi yağlı balıklar,
• Avokado, mango, ve kuşburnu gibi bazı meyveler,
• Yumurta sarısı,
• Tam tahıllar, özellikle tam buğday, E vitamini içerirler.
Kansızlığa İyi Gelen Bitki Çayları Hangileridir?
Kansızlık durumunda bitki çayları, demir ve diğer besin maddeleri açısından zengin olabilir ve vücudunuzun ihtiyaç duyduğu besinleri almanıza yardımcı olabilir. Ancak bitki çaylarının tıbbi tedavinin yerine geçmediğini ve doktorunuzun önerilerine uymanızın önemli olduğunu unutmamalısınız. İşte kansızlığa iyi gelebilecek bazı bitki çayları ve içerdikleri faydalı bileşenler:
• Isırgan Çayı: Ispanak gibi koyu yeşil yapraklı sebzelerde bulunan demir, ısırgan otu çayında da bulunur. Ayrıca kalsiyum, magnezyum ve C vitamini içeriği de vardır. Demir emilimini artırıcı etkisi ile de bilinir.
• Kuşburnu Çayı: Kuşburnu, C vitamini bakımından zengindir ve C vitamini, demir emilimini artırabilir. Bu nedenle kansızlık durumunda tüketilen kuşburnu çayı, demir emilimini destekleyebilir.
• Papatya Çayı: Papatya çayı, demir içeriği düşük olsa da sindirim sisteminin sağlıklı çalışmasına yardımcı olabilir. Bu da besinlerin daha iyi emilimini destekleyebilir.
• Karabaş Otu Çayı: Karabaş otu, demir içeriği yüksek bir bitkidir ve kansızlık durumunda demir takviyesine yardımcı olabilir. Ancak uzun süreli ve fazla tüketimi istenmeyen yan etkilere neden olabilir, bu nedenle dikkatli kullanılmalıdır.
• Zencefil Çayı: Zencefil, antioksidanlar ve anti-enflamatuar bileşenler içerir. Sindirimi kolaylaştırabilir ve kan dolaşımını artırabilir, bu da vücutta oksijen taşıma kapasitesini artırabilir.
• Nane Çayı: Nane çayı, sindirimi rahatlatıcı özelliklere sahiptir ve bazı insanlar için demir içeren yiyecekleri veya takviyeleri daha iyi emilim yapılmasını destekleyebilir.
• Hibiskus Çayı: Hibiskus çayı, C vitamini bakımından zengindir ve demir emilimini artırabilir. Ayrıca, bazı araştırmalara göre kan basıncını düşürebilir.