Bebeklik ve çocukluk döneminde rastlanan bazı alerjik reaksiyonlar hem çocuklar hem de aileleri için önemli bir sorun olmaya devam ediyor. Geçmişte önemsenmeyip, küçük görülen alerjik hastalıklar ileri dönemlerde ciddi rahatsızlıklara kapı aralıyor. Sadece ülkemizde değil dünyanın birçok yerinde alerjik reaksiyonların belirtileri görülmektedir. Gelişen devletlere baktığımızda örneğin İngiltere ya da Amerika gibi ülkelerde çocukların büyük bir çoğunluğunda alerji etmenleri görülmektedir.
Çocuk alerji, çocukların en hassas oldukları bu dönemlerde vücutlarının bazı protein ya da maddelere karşı göstermiş oldukları tepkimelerdir. Bu maddelere tıp dilinde alerjen maddeler denilir. Aslında birçok insan için zararsız olan alerjen maddeler hepimizin günlük hayatta karşılaştığı besinleri içerir. Bunları; fıstık, ceviz, badem gibi ağaç yemişleri, süt yumurta, buğday ve balık gibi besinlerin yanı sıra bahar aylarında bazı ağaçlarda oluşan polenler, ya da evlerde biriken toz partikülleri, yazın çıkan bazı böcek ısırmaları takip etmektedir.
Alerji belirtileri çocukta burun, boğaz, kulak, göz, solunum yolları, immune (bağışıklık) ve sindirim sistemlerini etkileyerek (her kişide farklı durumda görülebilir) orta ve şiddetli olarak yaşanmaktadır. Çocuğunuz belirli bir dönemde bu sorunlarla karşılaşmış olsa da bazen aileler tarafından belirtiler gözden kaçırılmaktadır. Fakat bu belirtilerden bir ya da birden fazlasını ağır şekilde yaşayan çocuklarda normal yaşantıları etkilenmekte ve dolayısıyla okul başarılarında da bazı olumsuzluklar görülebilmektedir. Örneğin; çocuğunuzda kaşıntı gibi durumlar olursa bu konsantrasyon durumunu etkiler.
Çocuklarda başlayan ilk alerjik reaksiyonların kaynağı aileler tarafından başka hastalıklarla karıştırılarak bazı yanlış anlaşmalara da sebebiyet verir. Ancak çocuğun ağrı durumu yaşaması, vücudunun normalden farklı olarak kabarması gibi şiddetli durumlarda aileler hemen uzman bir hekime çocuklarını göstermelidirler. Çünkü yapılacak olan tetkikler sayesinde hastalıkların erken tanı ve teşhisi ile bu alerjik semptomların etkisi azaltılmakta ve çocuğu korumak da kolaylaşmaktadır. Yeni doğan bebeklerde anne sütü döneminin yavaş yavaş sona ermesi ve bebeklerin ek gıdalar ile tanışmasının ardından yaklaşık 18. ayda olan bebeklerde, çocuklarda ve erken ergenlik dönemlerinde karşımıza çıkan bazı alerjik hastalıklar şu şekildedir;
- Astım
- Alerjik nezleler
- Egzema (kaşıntı)
- Hışıltılı Çocuk
- Halk dilinde Kurdeşen olarak bilinen Ürtiker
- Kontakt demetitler
- Göz alerjileri
- Gıda alerjileri
- İlaç ya da böcek alerjileri
- Mesleki durumlarda ortaya çıkan alerjiler
- Anaflaksi yani alerjik şok
- Herditer Anjioödem
Bu alerjik hastalıkların tanısı, tedavisi ve tekrarlama durumları çocuk alerji uzmanları tarafından yürütülür. Çocuk alerjisi üzerinde çalışan uzman hekimler normal hekimlerden farklı olarak eğitimlerini tamamladıktan sonra ayrıca en az 3 yıl olmak üzere çocuk alerjisi dalında da eğitim alıp gerekli sınavlara tabi tutulur bunun yanında bu alanda 2 yıl mecburi hizmet yaptıktan sonra çalışmaya başlarlar. O yüzden bu alerjik semptomların tanısında normal bir hekim yerine çocuk alerji uzmanına görülmek hastalık için kesin bir sonuç elde etmenizde çok önemlidir. Çocukluk döneminde vücut gelişmesini sürdürdüğü için çocuğa yaklaşım uzmanlarımız tarafından önemsenen bir konudur. Ayrıca bu dönem çocuklarda çevresini yeni yeni adlandırılması sebepleri ile her açıdan kritik olmakta ve çocukların sağlık durumları daha titiz bir şekilde yürütülmektedir. Bu dönemde geç kalınacak her sağlık işlemi ileri yaşlarda çocuğun yaşam standartlarını ciddi anlamda etkilemektedir.
Çocuklarda Alerjik Hastalıklar Neden Baş Gösterir ve Artar?
Birçok ülkede, binlerce çocuk üzerinde yapılan akademik çalışmalar neticesinde, çocukların bulundukları yaşam ortamının sürekli değişmesi ve bazı olumsuz durumların ortaya çıkması çocuklardaki alerjik durumları tetiklemektedir. Özellikle gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde artan sanayileşme, küresel ısınma, sera gazları etkisi ile bozulan hava ve çevre koşullarının etkileri ile çocuklarda alerji, egzama, astım gibi hastalıkların daha sık görülmesi ve bu rahatsızlıkların her geçen gün arttığı da söylemektedir. Bu alerjik durumları tetikleyen başlıca sebepler ise uzmanlar tarafından şöyle sıralanmaktadır;
- Hava Kirliliği
- Beslenme alışkanlıklarının bozulması (GDO’lu yiyeceklerin artması)
- Kapalı ortamlarda daha fazla zaman geçirme
Maalesef bu üç ana sebep çocuklarda alerjik hastalıkların artmasına sebep olmaktadır. Ancak bunun yanı sıra başka sebeplerde olabilmektedir.
Evde kedi, köpek, kuş gibi tüylü evcil hayvan besleyen ailelerde de çocuklarda alerji durumu görülebilmektedir. Bu süreçte ailenin çocuğa bu durumu kabullendirmesi oldukça zor olabilmektedir. Hayvan ile bağ kuran çocuk bu durumu anlamamakta ve direnç gösterdiği takdirde bazı huzursuzluklar aile için sorun olabilmektedir. Bu durumda alınacak önlemler ise çocuğun hayvan ile sarılma, kucaklama gibi yakın temaslardan uzak tutulması, hayvanın bulunduğu ortam ve evcil hayvanın kısa aralıklarla titizlikle temizlenmesidir. Ayrıca aileler anti alerjik ürünlerle de önlem alabilmektedir.
Çocuklarda Alerji Teşhisi
Çocuğunuzu incelediniz ve son zamanlarda mevsimsel gibi görülen ama tekrar eden bazı şikâyetler gördüyseniz uzman bir hekimden randevu alarak hekim görüşleri ışığında hareket etmelisinizdir. Doktorunuz bu konuda sizi yönlendirecek testler isteyecek ve test sonuçlarına göre sizleri yönlendirecektir. Bu esnada ailelerin yapması gereken şey, çocukta bu şikâyetlerin hangi sıklıkla ve hangi aralıklarda meydana geldiği gibi soruların cevaplarını doğru bir şekilde vermektir. Ayrıca çocuğunuzun yediği besinler, yaptığı aktiviteleri de doktora söyleyebilirsiniz. Böylelikle uzman hekimde tanı koyma ya da test isteme işleminin de daha doğru kararlar alacaktır. Çoğu kimse bebeklerde alerji testi yapılmadığı gibi yanlış bilgilere sahiptir. Aslında gelişen teknolojinin sağladığı kitler ile bebek alerjik durumları da çözülebilir ama bu kitler her zaman doğru sonucu vermeyeceği için düzenli aralıklar ile birkaç kez test yaptırması tavsiye edilir. Çünkü çıkan sonuçların doğrulanması yapılarak uygulanacak tedavi yöntemi önemlidir.
Alerji Durumu Saptanması
Bir hastaya kesin bir alerjik reaksiyon teşhisi konulması için ilk yapılacak şeylerden biri hastanın tıbbi geçmişinin olduğu bir dosya oluşturulmasıdır. Hastanın yaş, cinsiyet hangi testler yapıldığı gibi bilgileri bu dosya içerisinde açıkça belirtilmelidir. Örneğin ilaçlara karşı alerjik reaksiyon gösteren çocuklarda ileri yaşlarda bu durum devam ederse herhangi bir hastalık sırasında muayene olurken bu dosya hekime sunmalıdır. Hekim buradaki bilgiler neticesinde hastaya gerekli ilaçları verebilir. Aksi durumda kişinin can güvenliği tehlikeye atılmış olur. Çocuğun tıbbi kaydı oluşturulduktan sonra, doktor gerekli görürse bazı alerjik testler ister. Alerjik testlerin saptanması adına yapılmış dört farklı test türü vardır. Bunlar;
- Prick deri testi; sıvı halde olan alerjen maddeler deri üzerinde temas ettirilir ve kısa sürede deri üzerindeki değişim kontrol edilir.
- Kan testi; alerji saptanması için uygulanan kan testi IgE’dir. Kandan alınan belli orandaki numunenin laboratuvar ortamlarında incelenmesi ile alerjen maddeler belirlenir.
- Yama testi; çocuklarda ve yetişkinlerde görülen egzama gibi deri alerjilerinin tanısında kullanılır. 48 saat süren bir işlemdir.
- Yükleme testi; özellikle besin alerjilerinin tanısında kullanılan bir test türüdür. Bu işlem sırsında çocuğa alerji yaptığı düşünülen yiyecekten bir miktar verilir ve tepki ölçülür. Kesinlikle uzman bir doktor ve ekipman ile yapılmalıdır.
Çocuk Alerjilerinde Tedavi Yöntemleri
Uzman hekim tarafından hastane ya da alerji klinik merkezlerinde yapılan testler sonucunda alerjik durumlar saptanmış ve hastalığa tanı konulmuş ise çocuğun göstermiş olduğu alerjik reaksiyonlara göre ilaç tedavisine başlanabilir. Astım, alerjik nezle ya da arı gibi böcek ısırmalarında vücutta olan kabarmaları önlemek adına alerji aşısı olarak bilinen imünoterapi yapılabilir. Bu aşılar içerisinde herhangi bir ilaç ya da kortizon olmamaktadır. Uzman hekim tavsiyesi ile rahatlıkla belirli aralıklarda kullanılabilir. Vücuda cilt tabakası altından iğne yoluyla, oral yani ağızdan alınan damla ya da tablet ile farklı şekilde aşılar uygulanır. Burada hastanın göstermiş olduğu tepkinin hangi ilaç türünde olduğu bilinmesi önemlidir. Böylelikle çocuklar daha korunmalı olup her mevsimde rahatça hareket edebilir ve alerjinin şiddetli olan belirtilerinin de en aza indirilmesi sağlanır. Uzman hekim çocuk alerjisi üzerinde etkisi olacağını düşündüğü ve 5 yaş üzeri çocuk hastalarda aşı tedavisi yapmaktadır. Bir çocuk, çocukluk döneminde belli aralıklar ile aşı tedavisi almış, daha sonra tedavi sonlandırılmış ise ileriki yaşlarda tekrar alerjik durumlarla karşılaşması söz konusu olmaktadır.
Alanında deneyimli çocuk pediatrik alerji uzmanları ve çocuk alerji uzmanlarımız tarafından yürütülen titiz çalışmalar neticesinde çocuklarınızda var olan bütün alerjik hastalıkların tanı, teşhis ve tedavisini hastanemizden randevu alarak gerçekleştirebilirsiniz. Çocuk alerjisi üzerine yıllardır kesin sonuçlar aldığımız yöntemler hakkında daha fazla bilgi edinmek için web sitemiz üzerinde yer alan bloğumuzu inceleyebilir ve hekimlerimizden randevu talep edebilirsiniz.