Radyoterapi (Işın Tedavisi) Nedir?
Radyoterapi ya da halk arasında daha bilinen adıyla Işın Tedavisi, yüksek elektromanyetik dalga frekansına sahip, mor ötesi yani ultraviyole sınıfına giren ışınların vücuttaki hastalıklı dokuya yoğun şekilde uygulanmasını amaçlayan ve bu şekilde tedavi edilmesine verilen tıbbi isimdir. İyonizan ışınlar, hastalıklı hücrelerinin çoğalmasıyla meydana gelen tümör DNA'sını hasara uğratır. Radyasyonun sahip olduğu enerji, parçacıklar ve dalgalar yoluyla hastalıklı bölgeye taşınır. Özel cihazlardan elde edilen yüksek dozdaki radyasyon, hastalıklı hücrelerin bölünüp çoğalmasını engelleyebilir hatta onları yok edebilir.
Radyoterapi Nasıl Uygulanır?
Radyoterapi (Işın Tedavisi) özellikle kanser hastaları için tavsiye edilen bir tedavi yöntemi olarak bilinir. Vücutta mevcut olan kanseri tedavi etmek, kanserin büyümesini engellemek veya hastalık bazlı ağrılar gibi semptomları hafifletmek için radyoterapi kullanılabilir. Çünkü normal hücreler radyasyondan hasar alsa da kendilerini onarabilir, ancak kanser hücreleri bunu yapamaz,yani kendilerini onaramaz. Bazen radyoterapi, bir hastanın ihtiyaç duyduğu tek tedavi bile olabilir. Örneğin, prostat ve gırtlak kanseri sadece radyoterapi ile tedavi edilebilirken, meme kanseri olan bir kadın ameliyat, radyoterapi ve kemoterapi gibi çeşitli yöntemlerin bir arada kullanılması ile tedavi edilebilir.
Kanser tedavisinin yaklaşık %60'lık kısmını oluşturan radyoterapi, günümüzde spesifik olarak, hedefe yönelik olarak uygulanır. Yani radyasyon ışınları, önceden belirlenen ve hastalıklı olan hücrelerin yoğun bulunduğu bölgeye yüksek dozda gönderilir. Böylece hastanın vücudundaki sağlıklı dokular mümkün olduğunca korunurken, tümör ve çevresi, tamamen radyoterapi uygulamasına maruz kalır. Bir diğer deyişle radyoterapi, sağlıklı dokuların tolerans düzeyini geçmeyecek şekilde uygulanır. Böylece sağlıklı dokulara çok az hasar verilerek hastalıklı hücrelerin yok edilmesi amaçlanır.
Radyoterapi Çeşitleri Nelerdir?
- Adjuvan Radyoterapi
Meme kanseri başta olmak üzere pek çok farklı kanser türünde uygulanabilen bu radyoterapi çeşidi, ameliyat sonrası ışın tedavisi olarak da tanımlanabilir. Adjuvan radyoterapi ile ameliyatla temizlenen hastalıklı dokuların arkasından vücutta kalabilecek daha minik hastalıklı hücrelerinin yok edilmesi hedeflenir. Böylece hastalığın tekrar ortaya çıkması (nüks etmesi) engellenmeye çalışılır.
- Primer Radyoterapi
Bazı kanser türlerinde (larenks (ses telleri tümörü) - gırtlak vb.) tek başına uygulanan radyoterapi türüdür. Bu yöntem cerrahi girişim yerine uygulanarak, en az cerrahi müdaheleler kadar önemli ölçüde başarı sağlar.
- Palyatif Radyoterapi
Palyatif Radyoterapi hastalığın diğer dokulara da yayılması ve ileri seviye olarak adlandırılması durumunda uygulanır ve hastanın yaşadığı ileri seviyedeki şikayetlerin azaltılması hedeflenir. Özellikle beyin ve kemik metastazı şikayetlerinde uygulanan bu yöntem hastanın ağrı, kanama ve nefes darlığı gibi şikayetlerinin önlenmesini ya da giderilmesini sağlar.
Radyoterapi Uygulama Yöntemleri Nelerdir?
Radyoterapi üç şekilde uygulanır.
- Dıştan (eksternal):
Çoğu hastada radyoterapi uygulaması dıştan yapılır. Genellikle tedavi merkezlerinde, hastanelerde yapılan bir uygulama şeklidir. Radyoterapi cihazları ile ışınların hastalıklı dokuya yönlendirilmesi şeklinde gerçekleştirilir. Eksternal radyoterapi tedavileri son yıllara kadar Kobalt-60 ya da Lineer Akseleratör adı verilen cihazlarla 2 boyutlu olarak uygulanmaktaydı.
İki boyutlu tedavilerde hedef hastalıklı bölgeye yeterli dozu verebilmek için geniş emniyet marjları gerekli olduğu için hastalıklı doku yanında normal doku hasarı da daha fazla olmaktaydı. Ancak son yıllarda radyoterapi cihazlarındaki teknolojik gelişmelerle üç boyutlu , yoğunluk ayarlı radyoterapi uygulanarak hedef bölgeye maksimum doz yollanırken, normal dokunun minimum doz alması sağlanabilmektedir. Işın tedavisi uygulanmasına karar verildiğinde, doktor aynı zamanda da hangi cihazın hasta için uygun olduğuna karar verecektir.
- İçten (internal):
İçten (internal) yapılan radyasyonda ise, radyoaktif madde ya da kaynak ince tel ya da tüpler ile ya direkt tümör içine ya da bir vücut boşluğuna yerleştirilir. Bazen de cerrahi sonrasında kalan boşluğa yerleştirme yapılabilir. Buna da doktorunuz karar vermelidir.
- Stereotaktik:
Radyasyon tedavisinde belli noktalara tahrip edici radyasyon dozunun verilmesi ve normal dokuların maksimum korunmasını sağlayan tedavilerdir. Bu tedaviler genellikle 3 cm ve daha altındaki tümörlerde en etkin şekilde kullanılmaktadır.
Tedavi genellikle kanserin yeri ve durumu ile ilgili özel bir planlama yapıldıktan sonra 1 ila 3 kez uygulanır. Ağrısız ve yan etkilerin en az olduğu bir tedavi yöntemidir.
Radyoterapi Faydaları Nelerdir?
Işın Tedavisi (Radyoterapi), kanserin birincil tedavisinde doğrudan kullanılabilir. Özellikle radyoterapiye duyarlı lenfoma (lenf kanseri) türlerinde radyoterapi en geçerli tedavi yöntemidir. Aynı zamanda başka kanser tedavi yöntemlerine destek olmak için de kullanılabilir. Örneğin, kemoterapi kullanılarak tedavi edilen bir durumda kemoterapiyi güçlendirici etki olarak kullanılabilir. Bunların yanı sıra, ışın tedavisi ameliyat öncesinde hastalıklı dokunun küçülmesinde büyük rol oynar. Radyoterapi ile hastalıklı hücreler yok edilerek, oluşan tümör boyutunun azaltılmasına yardımcı olur. Bu da cerrahi işlemi kolaylaştırır ve çok daha etkili bir tedavi sunar.
Radyoterapi Yan Etkileri Nelerdir?
Pek çok işlemde ya da cerrahi operasyonda olabileceği gibi radyoterapi işleminde de bazı yan etkiler görülebilmektedir. Bunlar halsizlik ve yorgunluk, bulantı ve kusma, saç dökülmesi (radyoterapinin uygulandığı bölgede), ciltte döküntü, kuruluk veya kaşıntı, ağızda kuruluk, yutma güçlüğü veya ağız içinde yaralar, diyare (ishal) veya idrara çıkmakta zorlanma, cinsel bozukluk veya kısırlık, son olarak da ikincil kanser oluşumunu sayabiliriz. Tabii bu yan etkilerin hepsi aynı anda görülmez ve almış olduğunuz radyoterapinin uzunluğuna ve sıklığına göre değişkenlik gösterebilir.
Radyoterapi tedavi planı ve hazırlık süreci nasıldır?
- Bilgisayarlı planlama tomografisi: Radyoterapi tedavisine başlamadan önce bilgisayarlı planlama tomografisi ile birlikte ön hazırlık seansı yapılır. Bu seansda amaç, tedaviyi kişiselleştirmek ve kanserin, türüne ve yayılma durumuna göre seçilmesi gereken ışınlama tekniğini belirlemektir. Bu hazırlık seansı ve tedavinin detyaları ile ilgili tüm bilgi ilk muayene sırasında hastaya radyasyon onkolojisi uzmanı tarafından anlatılmalıdır.
- Tümörlü ya da tümör yayılımı olan bölgelerin belirlenmesi: Radyoterapi seansı sırasında, hastanın cihazın içinde nasıl yatacaksa o şekilde olması ayarlanır. Daha sonra da bu pozisyonda hiç kıpırdamadan bilgisayarlı tomografisi çekilir. Tedavi planını bilgisayarlı tomografi ile yapmak, tümörlü ya da tümörün yayılımı için en riskli bölgelerin belirlenmesinin yanı sıra diğer bölgelerde korunması gereken hasta olmayan dokuların da tespiti edilmesini sağlar.
- Radyasyon dozu ayarlaması: Doktor tarafından tomografi kesitleri, hedef bölge ve normal dokuların belirlenmesi sonrasında hastanın ne kadar radyasyon dozuna ihtiyacı olduğu ve bu dozun nasıl verilmesi gerekiği, kaç seans süreceği hesaplanır.
- Radyasyon kaynağının belirlenmesi: Radyoterapide kullanılan radyasyon kaynakları farklı olabilir. X-ışını ya da elektron demeti kullanılabilir. Kullanılacak radyasyon kaynağının seçimi tümörün tipine, vücuttaki yerine ve özellikle de bulunduğu derinliğine göre belirlenir. Yüksek enerjili X-ışınları birçok kanser tipinde tedavi amacı ile tercih edilir. Elektron demetleri ise bazı cilt hastalıklarını tedavi etmekte daha etkilidir.
- Işın verilecek bölgenin işaretlenmesi: Radyasyon terapisti tarafından hastanın cildine işaretlemeler yapılır. Bu şekilde radyoterapi seansında “hedef hacmin” aynı şartlarda ışınlanması sağlanır. Bunun için kolay çıkmayan mürekkepli kalemler kullanılır. Yine de normal hayatınızda bu işaretlerin çıkmamasına özen göstermelisiniz. Silinme olursa terapiste haber vermeli ve yeniden işaretleme yapılmasını sağlamalısınız. Asla siline işaretleri kendiniz tamamlamayınız.
- Tedavi etkisinin takibi: Tedavi başladıktan sonra doktor hastanın tedaviye verdiği cevabı, radyoterapi sonrası genel durumunu ve tedavinin olası yan etkilerini takip eder. Bu kontrol genellikle haftada bir yapılır, ancak sıklığı hastanın ihtiyacına göre değişebilir. Planlanmış tedavilerin zamanında alınması çok önemlidir. Plandaki aksamalar, tedavinin beklenen etkinliğini azaltabilir.
Tedavi süreci nasıldır?
Hasta tedaviye başlamadan önce tüm giysilerini ve takılarını çıkarır ve işlem için uygun olan bir önlük giyer. Bu nedenle kolay çıkartıp giyilecek giysiler ile tedaviye gelmeyi öneriyoruz.
Radyoterapi teknisyeni, tedavi alanını belirlemek için hastanın cildinde daha önce işaretlemiş olduğu çizgileri belirler. Hastanın radyoterapiye özel tasarlanmış bir sandalyede oturması ya da tedavi masasına yatması gerekir. Her seans 15 ila 30 dakika sürer. Radyasyon dozunun verilmesi 1 ila 5 dakikalık bir sürede gerçekleşir. Eksternal radyoterapi alma işlemi, bir röntgen filmi çekilme işlemindeki gibi ağrısız ve acısızdır.
Hastanın işlem sırasında nefes tutmasına gelişen teknoloji ile birlikte artık gerek yoktur ve sadece normal soluk alıp vermesi yeterlidir. Radyoterapi seanslarında önceden tanımlanan dozun en hassas şekilde verilmesi, ışınların vücutta doğru yere ulaşması önemlidir. Tedavi boyunca hasta pozisyonunun bozulmadan kalması kolay olmasa da iletim açısından gereklidir.
Radyoterapi teknisyeni, ışın verilme işlemi başlamadan önce hastanın bulunduğu odadan ayrılır. Radoterapi cihazları, çekim yapılan odaya bitişik diğer bir odadan kontrol edilir. Hasta monitör ya da iki oda arasındaki pencereden izlenebilir. Hasta ile iletişim hoparlörden sağlanır. Radyoterapi cihazları büyük yapıları nedeniyle tedavi alanı etrafında dönerken yüksek ses çıkartırlar.