Meme Sağlığı
Meme kanseri, genellikle göğüs dokularında veya meme bezlerinde başlayan ve yayılan bir kanser türü olup, genellikle kadınlarda daha sık görülür, ancak erkeklerde de nadir olarak ortaya çıkabilir. Meme kanseri, kanser hücrelerinin meme dokusunda kontrolsüz bir şekilde büyüdüğü ve yayıldığı bir hastalıktır. Belirtileri genellikle şöyledir:
- Göğüslerde ağrı, hassasiyet, sertlik veya şişlik
- Ciltte veya meme başında değişiklikler (örneğin, çekilme, renk değişikliği)
- Göğüslerden sızıntı (emzirme dönemi dışında)
- Göğüslerde büyüme veya şekil değişikliği
- Koltuk altı lenf bezlerinde şişlik veya hassasiyet
Hastalığın teşhisi için, mamografi, ultrason, biyopsi ve diğer görüntüleme ve testler kullanılır. Erken evrede teşhis edilen meme kanseri daha iyi bir tedavi şansına sahiptir. Tedavi seçenekleri cerrahi müdahale (meme çıkarılması veya kısmi meme çıkarılması), radyoterapi, kemoterapi, hormon tedavisi ve hedefe yönelik tedavileri içerebilir.
Meme Kanseri Türleri Nelerdir?
Meme kanseri farklı hücre tiplerinden kaynaklanan ve farklı özelliklere sahip birçok alt türe ayrılabilen bir hastalıktır. Meme kanserinin türleri şöyledir:
Duktal Karsinoma in Situ (DCIS): DCIS, kanserin sadece meme kanallarında sınırlı olduğu bir evre olarak kabul edilir. Bu tür kanser, meme dışına yayılmamıştır, ancak tedavi edilmezse ilerleyebilir.
İnvasif Duktal Karsinoma (IDC): IDC, meme kanallarından dışarı çıkarak çevre dokulara yayılan en yaygın meme kanseri türüdür.
İnvasif Lobüler Karsinoma (ILC): ILC, meme lobüllerinden kaynaklanır ve meme dokularının derinliklerine yayılabilir.
İnflamatuar Meme Kanseri: Bu nadir tür, göğüs cildinin kızarması, şişmesi ve sıcaklığının artması gibi belirgin belirtilerle karakterizedir. İnflamatuar meme kanseri, diğer meme kanseri türlerinden daha hızlı yayılabilir.
Üçlü Negatif Meme Kanseri: Bu meme kanseri türü, östrojen reseptörü, progestron reseptörü ve HER2 adı verilen proteinin hiçbirini içermez. Bu nedenle hormonal tedavilere ve hedefe yönelik tedavilere cevap vermeyebilir.
Hormon Reseptör Pozitif Meme Kanseri: Bu tür kanser, östrojen ve/veya progestron reseptörlerini içerir ve bu reseptörlere bağlı olarak büyür.
HER2 Pozitif Meme Kanseri: Bu tür kanser, HER2 adı verilen bir proteinin aşırı üretildiği veya aşırı aktif olduğu durumlarda ortaya çıkar. HER2 pozitif meme kanseri tedavisi için hedefe yönelik ilaçlar mevcuttur.
Meme Kanseri Neden Olur? Risk Faktörleri Nelerdir?
Meme kanserinin kesin nedenleri tam olarak bilinmemekle birlikte, bir dizi risk faktörü ve etmen, meme kanserinin gelişme olasılığını artırabilir. İşte meme kanserinin potansiyel nedenleri ve risk faktörleri:
Cinsiyet: Meme kanseri kadınlarda erkeklere göre çok daha sık görülür. Kadınlar, meme dokusu nedeniyle daha yüksek bir risk altındadır.
Yaş: Meme kanseri riski yaşla birlikte artar. 50 yaşın üzerindeki kadınlar, daha genç yaşlardaki kadınlara göre daha yüksek bir risk taşır.
Genetik Faktörler: Aile öyküsü, meme kanseri riskini artırabilir. Özellikle BRCA1 ve BRCA2 gibi belirli genetik mutasyonlar meme kanseri riskini artırabilir. Ayrıca aile geçmişi olan kadınlarda, meme kanseri riski taşıyan diğer genetik faktörlerin taşınma olasılığı daha yüksektir.
Hormonal Faktörler: Hormonal değişiklikler, meme kanseri riskini etkileyebilir. Özellikle uzun süreli östrojen ve progestron hormonu kullanımı (örneğin, hormonlu doğum kontrol hapları veya hormon replasman terapisi) meme kanseri riskini artırabilir. Erken adet başlama yaşı, geç menopoz yaşına kadar adet görmek ve ilk çocuğu 30 yaşından sonra doğurmak da riski artırabilir.
Radyasyon Maruziyeti: Göğüs bölgesine radyasyon tedavisi almış kişilerde risk artabilir.
Alkol Tüketimi: Aşırı alkol tüketimi, meme kanseri riskini artırabilir.
Obezite: Obezite, özellikle menopoz sonrası dönemde meme kanseri riskini artırabilir.
Sigara İçmek: Özellikle sigara içenlerde hormon reseptör negatif meme kanseri riski daha yüksektir.
Meme Kanseri Belirtileri Nelerdir?
Meme kanseri belirtileri kişiden kişiye değişebilir ve bazı durumlarda hiçbir belirti göstermeyebilir. Ancak, meme kanseri geliştiğinde aşağıda sıralanan belirtiler ortaya çıkabilir:
Göğüslerde Ağrı veya Hassasiyet
Göğüslerde Sertlik veya Şişlik
Göğüs bölgesinde kızarma, kabuklanma veya pullanma gibi değişiklikler.
Meme başı çevresindeki ciltte değişiklikler, meme başının içe çekilmesi veya şeklinin değişmesi.
Meme başından kanlı, sulu veya şeffaf sıvıların gelmesi (emzirme dönemi dışında).
Göğüslerin boyutunda veya şeklinde belirgin bir değişiklik.
Koltuk altı bölgesindeki lenf bezlerinde şişlik, sertlik veya hassasiyet.
Göğüslerde ciltte çökme, şişme veya kabarcıkların oluşması.
Meme Kanseri Nasıl Teşhis Edilir?
Meme kanseri teşhisi, bir dizi farklı test ve görüntüleme yöntemi kullanılarak konur. Aşağıda meme kanseri teşhisi için yaygın olarak kullanılan yöntemler bulunmaktadır:
Klinik Muayene: Bir sağlık profesyoneli veya doktor, hastanın meme ve koltuk altı bölgesini elle muayene ederek potansiyel belirtileri inceleyebilir. Bu muayene, meme kanseri veya diğer meme sorunlarının varlığını değerlendirmeye yardımcı olur.
Mamografi: Mamografi, meme kanseri taraması için yaygın olarak kullanılan bir röntgen görüntüleme tekniğidir. Memelerin düşük dozda röntgen ışınları ile görüntülenmesini sağlar. Mamografi, meme kanserini erken evrelerde tespit etmeye yardımcı olabilir.
Ultrason: Ultrason, meme dokusunun daha ayrıntılı görüntülerini oluşturmak için yüksek frekansta ses dalgaları kullanır. Genellikle mamografi ile birlikte kullanılır ve memedeki lezyonların yapısını değerlendirmekte yardımcı olur.
Manyetik Rezonans Görüntüleme (MR): MR, daha ayrıntılı bir görüntü elde etmek için manyetik alanlar ve radyo dalgaları kullanır. MRG, meme kanseri tespitini veya evresini belirlemek için özellikle kullanışlı olabilir.
Biyopsi: Meme kanseri şüphesi durumunda biyopsi yapılabilir. Bu işlem sırasında meme dokusundan bir örnek alınır ve laboratuvarda incelenir. Biyopsi sonuçları, kanserin tipini, evresini ve hücrelerin agresifliğini belirlemeye yardımcı olur.
Lenf Bezi Biyopsisi: Meme kanseri teşhisi konulduğunda, lenf bezlerine kanser hücrelerinin yayılıp yayılmadığını belirlemek için lenf bezlerinden örnekler alınabilir.
Genetik Testler: Bazı durumlarda, BRCA1 veya BRCA2 gibi meme kanseri riskini artırabilecek genetik mutasyonları araştırmak için genetik testler yapılabilir.
Meme Kanserinde Erken Tanı Ve Koruma
Meme kanserinde erken teşhis ve koruma, hastalığın daha etkili bir şekilde tedavi edilmesine ve yaşam kalitesinin artırılmasına yardımcı olabilir. İşte meme kanserinde erken teşhis ve koruma için bazı önemli adımlar:
Düzenli Meme Taramaları
Mamografi: Genellikle 40 yaş ve üstü kadınlara yılda bir kez önerilen bu röntgen görüntüleme yöntemi, meme kanserini erken evrede tespit etmeye yardımcı olur.
Klinik Muayene: Doktorunuz tarafından yılda bir kez yapılmalıdır. Doktor, meme ve koltuk altı bölgelerini elle muayene ederek potansiyel belirtileri arar.
Kendi Kendine Meme Muayenesi: Kendi kendine meme muayenesi, kadınların düzenli olarak kendi göğüslerini kontrol etmelerini teşvik eder. Her ay düzenli olarak kendi göğüslerinizi muayene etmek, değişiklikleri fark etmenize yardımcı olur.
Risk Faktörlerini Anlama ve Azaltma
Aile geçmişi ve genetik faktörler, meme kanseri riskinizi etkileyebilir. Aile geçmişinizde meme kanseri veya belirli genetik mutasyonlar varsa, riskiniz daha yüksek olabilir.
Sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemek, meme kanseri riskinizi azaltabilir. Düzenli egzersiz yapmak, sağlıklı beslenmek ve sigara içmemek gibi faydalı alışkanlıklar koruyucu olabilir.
Hormon tedavilerini ve doğum kontrol yöntemlerini kullanırken doktorunuza danışmak faydalı olacaktır.
Erken Belirtileri Tanıma
Kendi kendinize meme muayenesi yaparken veya klinik muayene sırasında herhangi bir değişiklik veya anormallik fark ederseniz, derhal doktorunuza başvurun.
Bilinçli Olma
Meme kanseri hakkında bilinçli olmak ve bilgi sahibi olmak, risk faktörlerini ve belirtileri anlamak için önemlidir.
Erken teşhis, meme kanserinin daha etkili bir şekilde tedavi edilmesine ve prognozunun iyileştirilmesine yardımcı olur. Bu nedenle düzenli taramaları ihmal etmeden yapmak ve doktorunuzun tavsiyelerini takip etmek önemlidir.
Meme Muayenesi Nasıl Yapılır?
Evde kendi kendine meme muayenesi, kadınların kendi göğüslerini düzenli olarak kontrol etmelerini ve herhangi bir anormallik veya değişiklik fark etmelerine yardımcı olan, son derece basit ama bir o kadar da işlevsel bir yöntemdir. İşte adım adım kendi kendine meme muayenesi nasıl yapılır:
|
Göğüslerinizi aynada görün ve dikkatlice gözden geçirin. |
|
Göğüslerinizin şekli, boyutu ve renginde herhangi bir değişiklik olup olmadığını kontrol edin.
Meme derisinde kızarıklık, şişlik, kabuklanma veya çekilme gibi belirtileri arayın. |
|
Parmaklarınızı kullanarak her iki meme başını kontrol edin. Meme başlarında kabuklanma, kızarıklık veya döküntü olup olmadığını gözlemleyin. Meme başlarından herhangi bir sıvı gelip gelmediğini kontrol edin. Normalde sadece emzirme dönemi sırasında sıvı gelmelidir. |
|
Bir elinizi memenizin altına koyun. Bu, muayene edeceğiniz göğsünüze destek sağlayacaktır.
Diğer elinizi kullanarak meme dokusunu nazikçe hissetmeye başlayın.
Parmak uçlarınızı kullanarak dairesel hareketlerle veya yukarıdan aşağıya doğru ilerleyerek göğüs dokusunu nazikçe sıkıştırın ve kontrol edin.
Her iki göğsünüzü de ayrı ayrı muayene edin.
Göğüslerinizi dikkatlice hissederek sertlik, şişlik veya anormal kitleler arayın.
Koltuk altı bölgesini de kontrol edin, çünkü lenf bezlerinde şişlikler olabilir.
Aynı işlemi diğer göğsünüz için tekrarlayın.
Kendi kendine meme muayenesi, düzenli olarak yapılmalıdır, ideal olarak her ayın aynı günü yapılabilir. Bu şekilde göğüslerinizdeki değişiklikleri daha kolay fark edebilirsiniz. Eğer herhangi bir anormallik veya endişeli bir bulgu bulursanız, hemen doktorunuza başvurmalısınız. Meme kanseri erken teşhis edildiğinde çok daha iyi bir tedavi şansına sahiptir, bu nedenle kendi kendine meme muayenesi önemlidir, ancak bu muayene mamografi ve diğer tıbbi taramalarının yerini tutmaz, bu nedenle düzenli taramaları da ihmal etmemelisiniz.
Meme Muayenesi İçin En Doğru Zaman Nedir?
Kendi kendine meme muayenesini yapmak için en uygun zaman, adet döngünüzün sona erdiği günden 3 ya da 4 gün sonrasıdır. Meme dokusu adet döngüsü boyunca değişebilir ve adet dönemi öncesi veya adet sırasında göğüslerde bazı geçici değişiklikler olabilir. Bu nedenle, adet döngünüzün sona erdiği günlerde meme muayenesi yapmak, göğüs dokusunun daha sabit olduğu bir döneme denk gelir ve potansiyel anormallikleri daha iyi tespit etmenize yardımcı olur.
Meme Kanseri Tedavisi Nasıl Yapılır?
Meme kanseri tedavisi, hastanın kanserin türü, evresi, boyutu, yayılma durumu ve kişisel sağlık durumuna bağlı olarak belirlenir. Tedavi genellikle bir veya daha fazla tedavi yöntemini içerir ve multidisipliner bir yaklaşım gerektirir. Meme kanseri tedavisi aşağıdaki yöntemlerden bir veya daha fazlasını içerebilir:
Meme Kanseri Ameliyatı: Bu işlem, lumpektomi (sadece tümörün çıkarılması), kısmi mastektomi (kısmi meme çıkarılması) veya mastektomi (tüm memenin çıkarılması) şeklinde olabilir. Lenf bezlerinin çıkarılması (lenf düğümü diseksiyonu) da gerekebilir.
Rekonstrüksiyon Ameliyatı: Mastektomi sonrası meme rekonstrüksiyonu, meme şeklinin ve görünümünün yeniden oluşturulmasına yardımcı olur.
Radyoterapi: Cerrahi sonrası veya bazı durumlarda cerrahi öncesi olarak kullanılır. Yüksek enerjili radyasyon, kanser hücrelerini öldürmeye veya büyümelerini kontrol etmeye yardımcı olur.
Kemoterapi: Kemoterapi ilaçları, kanser hücrelerini öldürmek veya büyümelerini kontrol altına almak için kullanılır. Kemoterapi, meme kanseri tedavisinin bir parçası olarak veya diğer tedavileri desteklemek amacıyla kullanılabilir.
Hormon Tedavisi: Hormon reseptör pozitif meme kanseri olan bazı hastalara östrojen veya progesteron reseptörlerini hedef alan ilaçlar verilir. Bu tedavi, hormonlarla beslenen kanser hücrelerinin büyümesini engellemeye yardımcı olur.
Hedefe Yönelik Tedaviler: Bazı meme kanseri tipleri için özgü hedefe yönelik ilaçlar bulunmaktadır.
İmmünoterapi: Meme kanseri tedavisinde immünoterapi bazı durumlarda kullanılır. Bu tedavi, bağışıklık sistemini kanser hücrelerine karşı savaşmaya teşvik etmeye yardımcı olur.
Memede Görülen Her Kitle Kanser Midir?
Hayır, memede görülen her kitle kanser değildir. Meme dokusunda bir kitle veya yumru fark edildiğinde, bu kitlelerin çoğu kanserli değildir. Meme dokusu içinde sıkça rastlanan benign (iyi huylu) kitleler veya lezyonlar da bulunmaktadır. İşte bazı meme kitlesi türleri:
Fibroadenomlar: Bu iyi huylu kitleler, meme bezleri ve bağ dokusundan kaynaklanır. Genellikle yumuşak, sert değil ve hareketlidirler. Fibroadenomlar genellikle genç kadınlarda daha sık görülür.
Fibrokistik Değişiklikler: Fibrokistik meme değişiklikleri, meme dokusunun glandüler (bez) ve bağ dokusundan oluşan karışık bir durumudur. Bu değişiklikler, adet dönemlerine bağlı olarak meme dokusunun şişmesine ve hassasiyetine neden olabilir.
Duktal Ektazi: Duktal ektazi, meme kanallarının genişlemesine ve sıvıların akmasına neden olan bir durumdur.
Yağ Nekrozu: Memede meydana gelen bir yaralanma veya travma sonucu oluşabilen yağ dokusunun ölümüdür. Bu durum, meme içinde sert, şişkin veya ağrılı bir kitleye neden olabilir.
Kistik Kitleler: Kistik kitleler sıvı dolu keseciklerdir ve genellikle iyi huyludur. Kistler, genellikle kendiliğinden kaybolabilir veya sıvı alınarak tedavi edilebilirler.
Ancak her meme kitlesi benign değildir ve bazı kitler kanserli olabilir. Bu nedenle, meme dokusunda herhangi bir değişiklik veya kitleyi fark ederseniz, mutlaka bir sağlık profesyoneline danışmalısınız.